top of page

Hz.İbrahim'in(a.s.) Baş Döndüren Tevhidi-Haniflik

  • Editör
  • 23 Ağu 2024
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 23 Mar

Bismillahirrahmanirrahim

Hz.İbrahim(as)... İnsanlığın ikinci atası Hz.Nuh'un(as) soyundan... Ülü-l-Azm peygamberlerden... Yani Allah'ın dinini tebliğ için bu yolda en çok çile çeken, gayret edenlerden...Kendisinden sonraki tüm peygamberlerin atası...

İki oğlu var. Hz İshak(as) ve Hz.İsmail(as)... Hz.İshak, israiloğulları peygamberlerinin atası. Hz İsmail ise son Nebi Hz Muhammed (as) ın...

Hepsine gönderilen din İslam dini...

 اِنَّ الدّ۪ينَ عِنْدَ اللّٰهِ الْاِسْلَامُ۠... 

Allah katında din, şüphesiz İslam'dır...Ali İmran.19

Hz.İbrahim'de İslam dininin "Hanif özelliği", yani yüzünü sadece ve sadece Allah'a döndürmek, O'nun dışındaki her şeyden yüz çevirerek O'na yönelmek özelliği daha belirgindi.

اِنَّ اِبْرٰه۪يمَ كَانَ اُمَّةً قَانِتًا لِلّٰهِ حَن۪يفًاۜ وَلَمْ يَكُ مِنَ الْمُشْرِك۪ينَۙ

Şüphe yok ki İbrâhîm, Allah'a itâat eden, Hanîf (hakka yönelmiş) olan (başlıca)bir ümmet (her hususda kendisine tâbi' olunan bir rehber) idi. Ve (o, kâfirler gibi) müşriklerden olmadı!. Nahl.120

Hz.İbrahim'in Hanif olarak yani sadece ve hakîkî Tevhidle Hakka yönelmesindeki tutumu harikulade idi. İlahlık iddia eden zamanın hükümdarı Nemrut'a karşı zerrece korkmadan dimdik Hakkı söylemişti. Putlara tapan ahaliden korkmadan putları paramparça etmişti. Nemrut tarafından ateşe atılma aşamasında ise kendisine yardıma gelen Cebrail AS dan bile yardım istememişti. Çünkü halini Allah'ın herkesten daha iyi bildiğinin farkında idi. Bu dehşetli anda bile şöyle demişti;

“Allah bana yeter, o ne güzel vekildir” . (Buhârî, Tefsîrû sûre (3), 13)

Hz.İbrahim'in bütün bu tutumları, Allah'a hakikaten Hanif olarak yani başka hiç bir şeyi ortak katmadan saf olarak yönelmesinin yansımaları idi. Ne Nemrutlardan korkuyordu ne de dağlar gibi ateşlerden. Çünkü, onun için tek bir kudret vardı. Her şeye gücü yeten Allah Teala...

Zamanımız Dünyasından epey farklı bir tutum değil mi?

Allah'ın yanı sıra başka şeyleri hakiki güç telakki edenler... Dünyalık şeylere kulluk edenler... Kullardan korkup Hakkı gizleyenler... Allah'ın gücünü ve nasip etmesini unutup kullardan bir şeyler bekleyenler... Allah'ın görevli memurları olan Velileri ve alimleri sınırsız yetkili zannedip onları ilahlaştıranlar... Ruhbanları Allah'ın ayetlerine aykırı şeyler söylediklerinde onları Hakka davet edecekleri yerde onların sözlerini kabullenip peşinden gitmeye devam edenler... Nefsine kayıtsız şartsız tabi olanlar... Nefsi ne isterse sınır tanımadan hemen yapanlar... Nefislerine ve şehvetlerine kulluk edenler...

  Halbuki, Allah'tan başkasından bir şey beklemek ve Ondan başkasından korkmak tam anlamı ile cahillik ve yoldan çıkma idi.

Gerçekte tabi olunması gereken yol, Hz.İbrahim'in (as) tuttuğu Hanif özellikli (Hakiki Tevhidi benimseyen) İslam dini idi. Ayetlerde bu husus açıkça belirtilir;

ثُمَّ اَوْحَيْنَٓا اِلَيْكَ اَنِ اتَّبِعْ مِلَّةَ اِبْرٰه۪يمَ حَن۪يفًاۜ...

Sonra da sana vahyeyledik ki: hakperest (hanîf) olarak İbrahim milletine ittiba' et...Nahl.123

Allah Teâlâ bizlere, tüm ümmeti Muhammed'e(sav) ve tüm insanlığa Hakîkî Tevhid ehli olmayı ve her türlü şirkten muhafaza olmayı nasip eylesin

Selametle














Son Yazılar

Hepsini Gör

コメント


bottom of page